20 Haziran 2007 Çarşamba

şuur-u derya


Kalbimi çıkardım yerinden , bende durmaz artık al .

Aklımla tutunduğum her dal gibi, bu dalda kırıldı yine . neden aklın yolu bir ? halbuki bana fazla alternatif olması gerek . ben her insan gibi değilim , neden tek yolu kullanmak zorunda bırakılıyorum. Neden akla tek bir yol gidiyor neden . neden hep aynı yolu kullanıyor insanlar oraya ulaşabilmek için. Tekmil sözler diziliyor boğazıma ama sesimi hep temkinli çıkarıyorum insanlara .

Artık almıyor bu beyin savsaklanmış sevgileri .

Ellerimde eski fotoraflar gibi duruyor geçmiş yaşadıklarım . donuk , rengi atmış , isli gibi biraz . gülmeye çalışırmışcasına bir çaba yüzümde , her insandaki gibi . ama herkes biliyor isteyerek gülmediğini fotoraftakilerin … nedense herkes herkes gibi yapmacık. Halbuki fotorafı güneşe kaldırsam hiç kimse gözükmeyecek biliyorum .

Karanlıklarda bıraktım kalbimi , bulabilirmisin ki artık…

Öyle karışık ki , kendim bile bulamam herhalde kaybolduğum yeri . herkesin bildiğini zannettiği yerler gibi . hep bir şeyleri sakladığı ama aslında kimsenin bulmasını istemediği yerler işte … güvenli ama kayıp bir yer . çünkü kaybedilen yada kaybolması istenen şey değerli aslında . değeri bitmeyecek belki ama yinede kaybolmalı ortalıktan . hem de kimse bulamamalı . kendi zihnimin deryalarında bile bulamamalıyım …

Başkasının akvaryumunda balık olmaktansa , kendi denizimde boğulurum daha iyi zaten !

Hiç yorum yok: