
Damarlarımda gezinen bu kanı hissetmememin sebebi acaba kalbimin karıncalanması mı ? kanatları yolunmuş güvercin gibi hissetmem kendimi bundan mı … bir hayrını göremedim şu kalbimin . bunca yıldır taşırım , bir işe yaramadı … ben hep yanımda gezdirdim , hep ihtiyaç anını bekledim ama yok … kimsenin işine yaramadı . kimsenin ihtiyacı olmadı . anlık ihtiyaçlar… sonra geri iade … ya ben kullanmayı bilmiyorum bu mereti , ya da millet kalp arsızı olmuş . şimdi kalgon bile kar etmez herhalde damarlarımdaki bu kireci sökmeğe . bu paslanmış aort artık porçözle bile açılmaz eminim . kalp yetmezliği dedikleri şey bu sebeple oluyor beklide . sebebini yiyeceklerde arıyorlar boşu boşuna . kalp yetmezliği yetişememekten oluyor bence … insanların , sevdiklerinin yaptıklarına yetişemiyor kalp . yetememek yani … hani ağır bir şeyi bir yere kadar taşırsın ya … sonrasında dayanamaz bırakırsın… dizlerinin bağı çözülür … işte kalp yetmezliği de insanlara karşı kalbin dizlerinin çözülmesi… yetememesi o bedene … yapılanlara yetişememesi…
1 yorum:
Eylül geldi ve gitmek üzere, gözleri kapıda...
her aya en az bir cümle düşerken elleri bomboş mu kalacak eylül'ün?
nerelerdesin???
Yorum Gönder